Ana Sayfa/Maarifsahafantika
  • II. Abdülhamid’in tahta çıkışının 30. yıldönümüne atıfla Bursa’da 19 Ağustos 1322 (31 Ağustos 1906) tarihinde “Mamulât ve Mahsûlât Sergisi” düzenlenir. (*)
    Müzayedeye sunduğumuz deri cüzdanın, Mamulat Sergisi için özel olarak imal edildiği tahmin edilmektedir. Mamulat Sergisi’nde şekercilik ve pastacılıktan, mücevherata, dericilikten orman ve maden işlerine, güzel sanatlardan Kütahya çinilerine kadar 21 farklı alanda ürün sergilenerek satış yapılır. (**) Sergiyi, Almanya, Fransa, İngiltere ve Avusturya gibi ülkelerden çok sayıda kişinin gezdiği belirtilmektedir. (***)
    • Dana derisi cüzdan üzerinde Osmanlıca şu ifadeler yer alıyor:
    Mamulat-ı Dahiliyye (Yerli imalat) Hakkı Sabri Biraderler. Uzunçarşı’da 108 numara. (****) Cülus-ı Sultaniyye Yadigarı (Sultanın tahta geçmesi…)
    • Latin harfleriyle yeralan ifade ise şöyle:
    Souvneir Cosp / Lee (*****) Vasıflar ———————-
    • Dana derisi
    • Deri iple tırtıl işleme benzeri yöntemle dikilmiştir. Sonrasında yapılan tadilatta pamuk ipliği kullanılmıştır.
    • Çıt çıtları makinasız – elle basılmıştır.
    • Kapalı hali, 117 mm. x 180 mm. / Açık hali: 270 mm. x 180 mm.
    (*) Cafer Çiftçi, Uludağ Üniversitesi, Fen – Edebiyat Fak. Sosyal Bilimler Dergisi, yıl: 14, sayı: 24, 2013/1 (**) Hüdâvendigâr Vilâyeti Salnâmesi, 1325 (1907-1908), s.290. (***) Bursa Gazeteciler Cemiyeti, http://bgc.org.tr/ansiklopedi/bursa-sergisi.html (****) Evliya Çelebi seyahatnamesine göre Bursa – Uzun Çarşı’da 9.000 dükkan faaliyet göstermektedir. Deri cüzdanı imal eden Hakkı Sabri Biraderler’in de 108 kapı numaralı dükkanda çalıştıkları anlaşılıyor. (***) Souvenir (hatıra eşya) kelimesi yerine “souvneir” kelimesinin yanlışlıkla basılmış olabileceğini tahmin ediyoruz. Ayrıca “Cosp / Lee” ifadesinin de Latince Constantinopolis’e (İstanbul”a) işaret ettiğini düşünüyoruz.  Özellikle Fransız, Venedik, Ceneviz gibi ülke menşeili objelerde “Cons – Ple” benzeri kısaltmalarla karşılaşılır.  Latin köklü dillerden Osmanlıca’ya çeviride transkripsiyon hatalarına sık sık tesadüf edilir.. Latince Constantinople ya da Kostantiniye kelimelerinin  Osmanlı Türkçesi’nde ( قسطنطينيه) Kostantînīyye olarak kullanılması tipik bir örnektir. Özel not ——————————— II. Abdülhamit’in tahtı çıkışının yıldönümü anısına imal edilen deri cüzdan, yukarıda okuduğunuz katalog bilgileriyle ilk kez müzayedeye çıkıyor. Bilgileri başka mecralarda kullanmanız halinde Maarif Sahaf Antika Galerisini referans göstermenizi öneririz.
    • 106,6 x 182 cm
    • Tamamı (saçaklar dahil) yün.
    • Krom boya.
    • Fil ayağı motifli.
    • Organize tezgah, el dokuması.
    • Modern tarz, 1990’lı yıllar.
    • Kondisyonu çok iyi
    • Tuval üzerine yağlıboya (*)
    • İmzalı
    • 27.8 x 38 cm. (çerçeveli, 35.5 x 45.5 cm.)
    (*) Ş.D koleksiyonu
  • Gravür.. Mamalukes (The attack)- Memlükler (Saldırı) / Çok nadir  (*)
    • Sanatçı / Gravürcü: Henry Thomas Alken (İngiliz, 1785–1851) (**)
    • Yayıncı: S & I Fuller, Londra, Şubat 1826
    • 27.5 x 34 cm.
    • Çelik baskı – asit kazıma
    • Döneminin el boyası (****)
    • Kondisyonu iyi… Kağıtta sararma mevcut
    (*) Tespitlerimize göre Alken’in “Memlükler – saldırı” gravürü uluslararası piyasada ilk kez müzayede görüyor. Alken’in benzer gravür ve suluboyaları Victoria & Albert Müzesi koleksiyonunda yer almaktadır. Bkz. Prints & Drawings Study Room, level D, case SC, shelf 46. (**) H. Alken’in gravür ve karikatürleri Türkiye’de Koç ailesi tarafından toplanmaktadır. Aileye ait Divan işletmelerinde Alken’in işlerini görmeniz mümkündür. (***) Soft-ground etching
    • Alken’in “Memlükler” gravürüyle ilgili katalog bilgilerini başka mecralarda kullanmanız halinde Maarif Sahaf Antika Galerisini referans göstermenizi öneririz.
     
  • Thyatira (*) (Akhisar), Deve kervanı, 1863
    Thyatire (*) (A camel train arriving at Philadelphia), 1863
    • Sanatçı: Thomas Allom (Pinxt.) (1804-1872)
    • Gravürcü: A. Willmore (Sculpt.)
    • Constantinople and the scenery of the seven churches of Asia Minor (İstanbul ve Küçük Asya’nın yedi kilisesinden manzaralar), 1838 (**)
    • Baskı: James S. Virtue, Londra
    • 264 mm.x 367 mm. (büyük boy)
    • Kağıt türü: Ağır
    • Çelik baskı
    • Döneminde elle renklendirilmiş
    (*) Thyatira, Thiatira: Manisa’nın Akhisar ilçesi sınırları içerisinde kalan antik Yunan kenti. Kent, Lidya devletinin ve Pergamon Krallığı’nın en önemli yerleşimleri arasındadır. Roma İmparatorluğu boyunca, Bizans dönemine kadar kent bu isimle anılmıştır. Erken Hristiyan dönemde Aziz Pavlus tarafından Batı Anadolu’da kurulan ilk yedi kilisesinden biri Akhisar’dır. Diğer altı kilise şöyledir: (*) Erken Hristiyanlık döneminin yedi büyük kilisesi de Türkiye sınırları içerisindedir. Yuhanna tarafından yazılan İncil’in Vahiy bölümünde adı geçen bu kiliseler, “Yedi Altın Kandillik” olarak da betimlenir.
    • Ephesus – Efes (Vahiy 2:1-7)
    • Smyrna – İzmir (Vahiy 2:8-11)
    • Pergamon – Bergama (Vahiy 2:12-17)
    • Thiatira – Alaşehir (Vahiy 2:18-29)
    • Sart – Salihli (Vahiy 3:1-6)
    • Filadelfya – Akşehir (Vahiy 3:7-13)
    • Laodikeia – Denizli (Vahiy 3:14-22)
    (**) Akhisar gravürü ilk olarak Allom’un 1838 tarihli “Constantinople and the scenery of the seven churches of Asia Minor” kitabında yeraldı. Açık artırmaya sunduğumuz gravür, Allom’un 1861 tarihli tuval üzerine yağlıboya resminden elde edilmiştir. James Sprent Virtue tarafından 1863 yılı civarında yayınlandığı tahmin edilmektedir. James S. Virtue, Londra merkezli ünlü yayıncı George Virtue’nun işlerini devrettiği oğludur (1855). Baba Virtue (1794 – 1868), Bartlett gravürleriyle ünlüdür. Katalog notu ————————— Allom’un Thyatira (Akhisar) gravürünün yağlıboyası için bkz.
    • Bonhams, Orientalist at Art, Ekim 2020, lot 3
    • Christie’s, London, 8 Şubat 1899, lot 46 (2 of 7).
  • Serigrafi baskı…
    • 65 / 250
    • 1993
    • 50 x 70 cm (çerçeveli 54.5 x 74.5 cm.)
     
  • İbrahim Balaban’ın vefatına yakın imzaladığı eseri…
    • Serigrafi baskı…
    • 94 / 100
    • 2018
    • 50 x 70 (çerçeveli, 60 x 80 cm.)
  • Voyage dans la Mer Noire, le Bosphore, la Mer de Marmara & les Dardanelles Balcthick
    Karadeniz’de seyahat, Boğaz, Marmara Denizi ve Çanakkale geçidi – Balçık
    • Sanatçı: Jean-Baptiste-Henri Durand-Brager (1814-1879) (*)
    • Gravür sanatçısı: Léon Jean-Baptiste Sabatier
    • Çok nadir
    • Baskı tarihi: 1854 / 1855
    • Taş baskı
    • 381 x 540 mm.
    • Basımevi: Imprimerie Lemercier et cie
    • Yayıncı: Goupil & Co.
    • Yayıncının soğuk damgası mevcuttur.
    • Kondisyon: 8/10. (Gravürün paspartu kısmında iki küçük kesik vardır.)
    (*) Durand – Brager, bazı tarihçilerin “ilk modern harp” diye tanımladığı Kırım Savaşı’nın (Osmanlı – Rus, 1853 – 1856) her aşamasına tanıklık etti. Goupil şirketi, 1854-55 yıllarında Brager resimlerini 24 gravür halinde albümde toplayarak yayınladı. İlginize sunduğumuz gravür albümün 20. gravürüdür. Katalog notu ————————— Referanslar:
    • Victoria & Albert (V & A) Müzesi, Londra (Müze numarası: SP.245)
    • National Gallery of Victoria, Melbourne (Müze numarası: 3115.37-4)
    • Blackmer, 520.
    • Atabey, 383.
    • Yükseklik 55 cm.
    • Sıradışı, çok nadir.
    • 20’nci yüzyıl başları…
    • Kondisyonu çok iyi.
    Provenance:
    • 1960 başlarından beri Theo Sarmas koleksiyonunda tutuluyordu.
    • Londra merkezli Chiswick Auctions şirketinin, 3 Mayıs 2019 tarihli İslam ve Hint Sanat Müzayedesinde (Islamic and Indian Art Auction) lot95 numarasıyla el değiştirdi.
    *** Tespit edilebildiği kadarıyla Türkiye’de ilk defa bu kadar uzun boylu (55 cm.) Çanakkale çömlek – seramik müzayedeye sunuluyor. Çanakkale (çömlek) davulun, Yunan işgal ordusunun Anadolu’dan çekilmesine müteakiben 1922 – 23 mübadelesinde Yunanistan’a götürüldüğü düşünülmektedir.  (Elizabeth French, Hatıra Eşyalar ve Yeni Fikirler… ‘Seeking the Collectors: Çanakkale Jugs in UK Collections’ in Souvenirs and New Ideas…; derleyen Diane Fortenberry, Oxford, 2013, s. 39 – 43) Çanakkale davulun karakteristik özellikleri özetle şöyle:
    • Geleneksel şekle sahip küresel gövde.
    • Sırlı, düşük ateşte pişirilmiş.
    • Çanakkale yöresine özel kırmızı kil kullanılmıştır.
    • Uzun konik ayak.
    • Davul ayak kısmına gerilmiş deri dönemine ait olup mükemmel kondisyondadır.
    • Bezeme ve motifler kök boya.
    • Ağız kenarında, stilize rozet ve çapraz spiral bantlardan oluşan kalıplı bezeme.
    • Ayağa doğru, üstte ve ayağın kenarında bakır yeşili (polikarbon) boyalı motifler.
    • Orta alt kısımda üç ayrı bitkisel fisto.
    *** A Canakkale Pottery drum property from the Theo Sarmas Collection Ottoman – Turkey or Provinces, early 20th century of traditional shape, the globular body resting on a tall conical foot, stepped to the edge, the circular mouth still covered with the original leather, the body with moulded decoration near the mouth consisting of a band of stylised rosettes and diagonal spiralling bands, towards the foot three V-shaped moulded vegetal festoons, painted in copper green at the top and on the foot’s edge, with a later rope used as shoulder strap, 55cm high. Provenance: Theo Sarmas collection in London since early 1960s. Of clear ethnographic interest, this drum is a rare and unusual survivor of the early 20th-century Canakkale pottery production. Provenance: Chiswick Auctions, “Islamic and Indian Art Auction”, 3 May 2019, lot95
  • Vier Tasca, capodimonte nove del 1761
    • Limited 627/1000
    • El boyası
    • Yükseklik: 31 cm, taban genişliği: 26 cm.
  • Celi ta’lik (h.1410- m.1990 ) …
    Elhamdül’i-llahi Rabbi’l- Alemin (Hamdolsun  alemlerin Rabbine) (*)
    • Hattat: Savaş ÇEVİK (1953- )
    • Halkârî: Mamure ÖZ (1961- )
    • Altın kalem işi…
    • 26 x 60 cm. (çerçeveli, 32.5 x 66.5 cm.)
    • Kondisyon: Çok iyi
    (*) Hattat Çevik, eserin ketebe (imza) kısmında hocası Türk mûsikisi bestekârı ve ta‘lik hattatı Kemal Batanay beyi de anarak saygısını ifade ediyor. Not —————————
    • Talik, “asılmak, askıya alınmak” anlamlarına gelir.  Ta‘lîk İran’da tevkī‘ ve rikā‘ yazılarından geliştirilmiş bir yazı çeşididir.
    • Celî, yazı çeşidini değil karakterini ifade eder. Hemen bütün hat nevilerinde yazının, bir yazı cinsi meşkedilirken kullanılan meşk kaleminden daha geniş bir kalemle yazılan iri şekline celî denir.
    • Halkârî, “süslemek” anlamına gelen Arapça haly kelimesiyle “iş” anlamındaki Farsça kâr ve nisbet ekinden meydana gelir (haly-i kâr > halkârî). Varak altının ezilip jelatin eriyiğiyle karıştırılması ile hazırlanan zermürekkebin yoğunluğunun dereceli olarak kullanılması sonucunda elde edilen gölgeli tezyinata halkârî adı veriliyor.
  • Masif ceviz, oymalı ikili koltuk… (*)
    • Tamamı el işi – oyma. (**)
    • Kolçaklar tek taraflı çıkarılarak katlanmaktadır.
    • Masif ceviz, 97 x 94 x 40 cm.
    • 1960’lı yıllar (***)
    (*) Sahibinin verdiği bilgiye göre 1980 başlarında adı hatırlanamayan antikacıdan satın alınmıştır. (**) Oyma tarzı itibariyle yapan ustanın geleneksel yöntem ve ekipmanla çalıştığı ve Ermeni kökenli olabileceği değerlendirilmektedir. (***) Kullanılan vida – somunlar, imalat yaşının 60 yıl civarında olduğunu teyit etmektedir.
  • Osmanlı İmparatorluğu, 19. yüzyıl, saray işi…
    Gelin – çeyiz bohçası aile yadigarıdır. (*)
    • İpek atlas üzerine dival işlemeli…
    • Altın klaptan… Nakışlar, pirinç çekilerek altın yaldız vurulmuş ince metal iplikle yapılmıştır.
    • 72 x 72 cm.
    • İpekte sıyrılmalar mevcuttur.
    • Masif maun çerçeve içindedir.
    (*) Atlas bohça, Abdülhamit dönemi (1876-1909) Anadolu ve Rumeli Kazaskerliği görevlerinde bulunmuş önemli bir devlet adamının aile mirasıdır. Çeyiz sandığından çıkmadır. Ailenin hassasiyeti sebebiyle detaylar, çift imzalı (aile ve Maarif) sertifika beraberinde sunulacaktır.
  • Osmanlı İmparatorluğu, 19. yüzyıl, saray işi…
    Gelin – çeyiz bohçası aile yadigarıdır. (*)
    • İpek atlas üzerine, neo barok tarz nakış işlenmiştir.
    • Dival işlemeli.
    • Altın klaptan… Nakışlar, pirinç çekilerek altın yaldız vurulmuş ince metal iplikle yapılmıştır.
    • Gelin – çeyiz bohçası.
    • 69 x 72.5 cm
    • İpekte sıyrılmalar mevcuttur.
    • Masif maun çerçeve içindedir.
    (*) Atlas bohça, Abdülhamit dönemi (1876-1909) Anadolu ve Rumeli Kazaskerliği görevlerinde bulunmuş önemli bir devlet adamının aile mirasıdır. Çeyiz sandığından çıkmadır. Ailenin hassasiyeti sebebiyle detaylar, çift imzalı (aile ve Maarif) sertifika beraberinde sunulacaktır.
  • Duran Tantekin koleksiyonu… (*)
    • Nadir…
    • Çift yüzlü, renkli porselen. (**)
    • El boyası.
    • Porselen piponun üst kısmında sarı – kırmızı renklerde, altın sarısı işlemeli, sakallı bir figür yer alırken, alt kısımda etrafı kabartma yaprak motifleri ile çevrili soytarı figürü bulunmaktadır.
    • 15 x 12 x 9 cm.
    • Eski bir işçilik olduğu kesindir. Ancak menşei ve dönemi ile ilgili kesin bilgi tespit edilememiştir.
    (*) Renkli porselen pipo, 2012 yılında vefat eden antikacı Duran Tantekin’in koleksiyonundan çıkmıştır. Tantekin, yaşamı boyunca başta İtalya olmak üzere tüm Avrupa’da Osmanlı ve oryantalistlerin eserlerinin ve objelerinin izini sürdü. Zonaro’dan Halil Paşa’ya pek çok önemli eseri ve objeyi Türkiye’ye getirmesiyle tanındı. Vefatını takiben terekesi 2014 yılında müzayede ile satıldı. (**) Beyaz Müzayede, 18 Aralık 2014, lot 838
  • Wan Jiang imzalı, numaralı porselen figürler… (*)
    Altı ayrı figür bir arada…
    • Porselen
    • El boyası
    • Kondisyonları çok iyi durumdadır; atık, kırık, çizik yoktur. Ancak elinde olta tutan 4 figürün oltaları mevcut değildir.
    Figür yükseklikleri ve numaraları:
    • 25 cm., no: 91
    • 20 cm., no: 82
    • 19 cm., no: 14
    • 17 cm., no: 2
    • 16 cm., no: 35
    • 15 cm. no: 12
    (*) Çin malı, 1990 başlarında yapıldığı tahmin ediliyor.
  • Demiryollar Mecmuası, Cumhuriyetin 10. yıl özel baskısı (29.X.1930) / (*)
    • Mecmua müdürü: Mehmet Ali
    • Matbaacılık ve Neşriyat Türk Anonim Şirketi, 1933
    • 30.5 x 23.5 cm., 719 sayfa
    • 56 x 95 cm. ebadında, katlanır halde Türkiye Cümhuriyeti Demiryolları şebeke haritası mevcuttur. (**)
    (*) Dergide dönemin demiryolları üst yönetiminin matbu imzaları mevcuttur. (**) Dergide yeralan yazılardan bazıları şöyledir:
    • Cümhuriyet bayramımızın onuncu yıl şenlikleri arasında Milli Demiryollarımıza umumi bakış
    • Bir Alman gazetesi Cümhuriyet Demiryollarımız hakkında ne diyor
    • Milli iktisatta demiryollarının mevkii, rejimi ve vazifeleri
  • İmzalı, yüksek kaliteli serigrafi baskı 12/25. 100 x 70 cm. (Çerçeveli, 110 x 80 cm.)
    Kondisyon: 10/10
    Değerlendirme notu: Devrim Erbil, 1937 yılında Uşak'ta doğdu. 1955 yılında şimdiki adı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olan Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümüne girdi. Halil Dikmen ve Bedri Rahmi Eyüpoğlu’nun öğrencisi olarak 1959’da mezun oldu. İlk sergisini daha lise öğrencisi iken Türk Amerikan Derneğinde açtı. Arkadaşlarıyla aynı yıl Soyutçu 7’ler grubunu kurdu. 1962 yılında Akademi’ye asistan olarak girdi. Bedri Rahmi Eyüboğlu, Cemal Tollu ve Cevat Dereli atölyelerinde görev aldı. Altan Gürman, Adnan Çoker, Sarkis ve Tülay Tura ile Mavi Grup’u1963 yılında kurduktan sonra İspanya Hükûmeti'nin sanat bursu sınavlarını kazanarak gittiği Madrid ve Barcelona’da başladığı sanat araştırmalarına Paris ve Londra’da devam etti. 1970 yılında Doçent oldu. Türkiye Çağdaş Ressamlar ve Görsel Sanatçılar Derneği Başkanlığı, 1979-1982 yılları arasında İstanbul Resim Heykel Müzesi Müdürlüğü görevlerinde bulunan Devrim Erbil, 1981 yılında profesör oldu. 1985’te başladığı Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Başkanlığını üç yıl sürdürdü. 1988 ile 1990 yılları arası Yıldız Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde bölüm başkanlığı, yapan sanatçı, 1990 yılında bu kez Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi dekan yardımcılığı görevine getirildi. 1991 yılında devlet sanatçısı unvanını aldı. 2004 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesinden emekli oldu. 2004'te Balıkesir Belediyesince Devrim Erbil Çağdaş Sanat Müzesi adıyla kişisel müzesi açıldı. Sanatçı, resim dalında 2019 yılı Cumhur Başkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülüne layık görüldü[4] Doğuş Üniversitesinde Sanat ve Tasarım Fakültesi dekanı olarak göreve başladı ve hâlen öğretim üyeliği görevini sürdürmektedir. Ayrıca İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Mütevelli Heyeti üyesidir.
     
  • Depresyon (Kadın) (*)
    • İmzalı
    • Alçı
    • 20 x 30 x 40 cm.
    (*) Alif art, 24 Ekim 2010, lot84
  • Erzurumun işletmeye açılışı (20.x.1939) / (*)
    • Nafia Vekâleti Neşriyatı, İstanbul, 1939
    • Maarif Matbaası
    • 20×29 cm, 106 sy.
    (*) Kitap, Türkiye Cumhuriyeti demiryolu şebekesinin Sivas’tan Erzurum’a uzatılması anısına basılmıştır. Dönemin demiryolu siyaseti şöyle anlatılıyor: “Demiryolu şebekemizin ana kollarından birinin Erzuruma varmasile demiryolu siyasetinin en mühim hedeflerinden birine daha varılmış oluyor.” Hattın yapımı öngörülenden daha kısa sürede (34 ayda) tamamlanırken, Malatya – Çetinkaya’da projeye dahil ediliyor. Böylece maliyet 80 milyon lira gibi büyük bir tutara ulaşıyor. Kitapta, demiryolu inşaatıyla ilgili pek çok fotoğraf ve harita yer almaktadır.
  • A map of the Holy Land divided into the XII Tribes of Israel wherein is exactly mark’d ye travels of Iesus Christ… (*)
    (İsa Peygamber’in İsrail’de 12 kabileye bölünmüş kutsal topraklardaki yolculuğunun sarih şekilde işaretlendiği harita…)
    • Haritacı: John Senex (1678-1740) (**)
    • Çok nadir…
    • 36.5 x 46 cm. (çerçeveli: 46 x 55.5 cm.
    • Bakır baskı
    • Döneminin el (pigment) boyası
    • Kondisyonu çok iyi
    (*) 1716 yılında yayınlanan “ Altı Haritada Kutsal Coğrafya ” adlı yapıttaki dördüncü haritadır. Haritalar, 1723’de Oxford’da basılan ve münhasıran Richard Ware tarafından satılan İncil’e eklenmiştir. Tespitlerimize göre mezkur gravür Ware tarafından satılan 1723 edisyonundan alınmadır. (Ref: The National Library of Israel; dig. code: pal0925; sys. no: 990023690400205171) (**) Eserin müellifi John Senex, erken 18. yüzyıl İngiltere’sinin en önemli haritacı ve yayıncıları arasında kabul ediliyor. Britanya Kraliçesi Anne’ın coğrafyacısı unvanını taşıyan Senex, aynı zamanda astronom, jeolog, topograf, gravürcü,  küresi yapımcısı ve antika harita taciridir. 1728 yılında Londra Royal Society üyeliğine (fellowship) seçilmiştir.
  • Barometre, nem ölçer ve termometre bir arada…
    • 38.5 x 17.5 cm.
    • 20. yy.
    Ahşap (türünü belirleyemediğimiz ağaç) tabla üzerine gemi dümeni şeklinde tasarlanmıştır. Makineleri pirinç, göstergeleri beyaz mine işçiliklidir.
  • No 79,  Salut de Constantinople – Marchand de leblebi / Leblebi tüccarı
    • Editör: Max Fruchtermann
    • Taş baskı.
    • 1910’lu yıllar…
    • 14×9 cm.
    • İyi kondisyonda.
  • Medjmoual Teçavir (Mecmuai Tesavir) Collection De Costumes Serisi
    Editör: Max Fruchtermann No: 115
    • 1910’lu yıllar…
    • El boyası izlenimi veren olağan dışı temiz taş baskı.
    • 14×9 cm.
    • Çok iyi kondisyonda.
  • 1814L H: 46,5 cm Made in Italy... Florence scuplture d'arte orginal, 1973.    
  • Carte de la Greece Ancienne…
    Antik Yunan haritası…
    • Marie Gabriel Florent Auguste de Choiseul-Gouffier (1752 – 1817)
    • Eser: Voyage-Pittoresque de la Gréce, 1. cilt, 1782, Paris
    • Çok nadir…
    • 44 x 63.5 cm (çerçeveli: 51 x 70 cm.)
    • Bakır baskı
    • Döneminin el (kök) boyası
    • Kondisyonu çok iyi.
    (*) Ref: Bibliotheque Nationale de France
    • Coğrafik koordinatları: E 19 ° – E 30 ° 30 ‘/ N 42 ° – N 36 °;
    • Ölçek: 1 / 1.200.000
    Note for English —————————-
    • Marie Gabriel Florent Auguste de Choiseul-Gouffier (1752 – 1817) (*)
    • Voyage-Pittoresque de la Gréce, 1. vol., 1782, Paris
    • Very rare…
    • 44 x 63.5 cm (with frame: 51 x 70 cm.)
    • Copper plate
    • Hand coloured of its time
    • Very good condition
    (*) Ref: Bibliotheque Nationale de France
    • Geographical coordinates returned approximately.
    • Relief expression: molehills.
    • 1776 [spring]: date of the trip to the Mediterranean Sea of ​​Monsieur de Choiseul-Gouffier in the company of the Marquis de Chabert, on board the ship “l’Atalante”.
    • Geographic coordinates: E 19 ° – E 30 ° 30 ‘/ N 42 ° – N 36 °
    • Map scale: 1 / 1.200.000 ca (French Leagues of 3,000 Geometric Steps or 2,500 Toises 20 = [7.2 cm], Sea Leagues of 20 at degree 20 = [8 cm], Miles of 60 at degree 80 = [ 10.8 cm], Roman Miles evaluated at 756 Toises 80 = [8.6 cm], Greek Miles composed of 7 Stages 80 = [7.6 cm], Greek Miles and usage in the Archipelago, reduced to four fifths [sic] of the Roman Mile 80 = [6.9 cm], Olympic Stadiums, valued at 94 and a half Toises 600 = [8.1 cm], Stadiums one fifth [sic] shorter than the Olympic Stadium 600 = [6.5 cm], Stages estimated to be around 1,100 at 600 degree = [4.5 cm) (according to graphic scales).
    • K.İncenian imzalı, Japon
    • 900 ayar
    • 978 gram
    • Yükseklik, 247 mm. / Çap: 132mm
  • İbrahim Safi’den şaşırtıcı bir eser.. (*)
    • Tuval üzerine yağlıboya, 1970
    • 50×65 cm.
    (*) Eser sahibinin verdiği bilgiye göre Safi, bu eseri sipariş üzerine hazırlar, 1970 tarihinde imzalar. Safi, imza beraberinde “kopie” notunu düşer. Katalog notu —————————
    • Sahibinin verdiği bilgiye göre eser, bugüne kadar hiçbir yerde sergilenmemiştir. Yağlıboyanın kuruma biçimi ve durumu 50 senelik geçmişi teyit etmektedir. Tuval bezi ışığa tutulduğunda farkedilen iğne deliğinden küçük iki delik mevcuttur.
    • Resimdeki espace ve desen tarzı, sanatçının Dansöz, Haremde Eğlence vb. isimdeki eserleriyle uyumludur.
    • Eser, Safi’nin çalışma arkadaşı sanatçı Süleyman Şahin (Çoban Ressam) tarafından incelenmiş ve katalog bilgileri teyit edilmiştir.
    • Leda – kuğu teması Yunan mitolojisinin ünlü hikayelerinden biridir. Leanorda da Vinci,  Michelangelo gibi Rönansın ünlü sanatcıları tarafından tasvir edilir. Hikayeye göre Leda, Sparta kralı Tyndareus’un eşidir. Zeus, kuğu formuna girerek eşiyle birlikte uyuyan Leda’yla cinsel ilişkiye girer. Leda iki yumurta doğurur. Yumurtalardan birinden Zeus’un ikizleri Helen (Truvalı Helen) ve Polydeuces doğar. Diğer yumurtadan ise Tyndareus’un ikizleri Castor and Clytemnestra doğar.
    • Eser 1: “Image layer serisi, 2017”, 20 x 25 cm. tuval üzerine yağlıboya
    • Eser 2: “Screen serisi, 2019”, 20 x 25 cm. tuval üzerine yağlıboya.
  • Osmanlı’nın ilk jeoloji kitabı… (*)
    Çok nadir (**)… Kitabın girişinde bulunan ve yerkürenin kesitini gösteren renkli levhanın kondisyonu çok iyidir. Eserin naif cildinde olması ayrıca önem arzetmektedir.
    • Arapçadan Osmanlıcaya çeviren: Seyyid Mehmed Ali Fethi (***)
    • Yayınevi: Dar üt-Tıbaat ül-Amire, 1853
    • Yayın Yeri: İstanbul
    • 142, 9, 6 s.
    • 22 x 15 cm.
    • Özege-09015
    • Sırtı deri, altın varaklı, gofre baskılı cilt… (Cilt ön yüzünde soyulma vardır.)
    (*)  “(Prof. Dr.) Kemal (Erguvanlı) Bey’den geriye proje ile ilgili daktiloyla yazılmış ve yer yer el yazısıyla düzeltilmiş “Türkiye’de İlk Jeoloji Kitabı” başlıklı dört sahife not kalmıştı.” (Prof. Dr. Celal Şengör, Osmanlı Bilimi Araştırmaları XI/1-2 [2009-10]) (**) “Kemâl Bey bu bilgiyi o sırada yeni bitirmiş olduğu bir makaleye bir dipnot olarak koymak için iznimi istedi. Olumlu cevabım üzerine bu bilgi, rahmetlinin “Dünyada mühendislik jeolojisi kitapları ve dergileri” başlıklı makalesinin sonunda benim buluşum olarak yer aldı.” (Prof. Dr. Celal Şengör, Osmanlı Bilimi Araştırmaları XI/1-2 [2009-10]) (***) Prof. Şengör’ün buluşunun tescil edildiği makale için bkz. Erguvanlı, “Dünyada mühendislik jeolojisi kitapları ve dergileri,” Mühendislik Jeolojisi Türk Milli Komitesi Bülteni, VII, 7 (1985): 28-32. Erguvanlı’nın makaledeki notu (s.32) şöyledir: “Şubat 1985’te jeoloji ve kitapları tutkunu Dr. A. M .C. Şengör’ün İstanbul’da sahaflardan aldığı ‘Géologie Elémentaire Appliquée à l’Agriculture et à l’Industrie avec un Dictionnaire des Termes Géologiques ou Manuel de Géologie’ adlı kitabının ilk baskısının Paris’te 1832’de, elimizdeki bu 4. baskısının ise 1843’te yapıldığı, … şekil ve içeriğinin incelenmesinden bu kitabın Fransızca’dan Arabça’ya ve Arabça’dan Türkçe’ye çevrilen ilk jeoloji (ilmü tabakatülarz) kitabının Fransızca orijinali olduğu tespit edilmiştir. Buradan, bugün kullandığımız ‘jeoteknik’ teriminin bu kitapta ilk kez kullanıldığı ve ilk yayımlanan kitabın da mühendislik jeolojisi olduğu belgelenmiştir.”      
    • 119 x 186 cm.
    • Çok nadir, emsalsiz (unique).
    • 1940 öncesi…
    • Kök boya… Bazı motiflerdeki eflatun renk dikkat çekiyor.
    • Yün dokuma… Saçakların bir tarafı sonradan dokunmuş; pamuk.
    • Türk düğümü (çift) dokuma.
    • Spot tamir var. Tamir – restorasyon kondisyonu çok iyi.
    (HW koleksiyonu)
  • Moeurs et Usages des Turcs, Leur Religion, Leur Gouvernement Civil, Militaire et Politique avec un Abregé de l’Historie Ottomane , (Tome second) / (*)
    Türklerin Gelenek ve Görenekleri, Dinleri, Sivil, Askeri ve Siyasi Yönetimi ile Osmanlının Kısa Tarihi, (II. cilt)
    • Jean Antoine Guer ( (1713-1764)
    • Paris, Merigot & Piget, 1747; (4), açılış sayfası (frontispice), VIII, 537, (2), (5) syf. (**)
    • 25 x 20 cm.
    • Giriş sayfası, siyah ve kırmızı renklerle basılmıştır.
    • Kitapta eksik gravür ya da sayfa bulunmamaktadır.
    • Eserin en çok aranan gravürü, 95 cm. uzunluğundaki Sarayburnu (Grand Serrail de Constantinople) görünümü iyi kondisyondadır.
    • Üç adedi katlanan 17 bakır baskı gravür mevcuttur. (***)
    • Orijinal altın varaklı maroken cildinde… (Sırtta ve arka kapakta soyulan kısım vardır.)
    • İç kapaklar orijinal ebru.
    • Atabey 534. Auboyneau 301. Blackmer 762. Weber II, 761. Chatzipanagioti-S. 382. Cohen/R. 465. Colas 1348. Hage Chahine 2000. Navari (Greek) 308. Sander 872. Cf. Aboussoan 308. Lipperheide Lb 31 (Mortier). Brunet II, 1783 (1746). Satınalma referans no: 33466
    (*) Guer’in eserine derleme olması sebebiyle önem atfedilir. Hayatında Doğuya hiç gitmeyen Guer, dönemin belli başlı seyyahlarının kitaplarını biraraya getirir, süzülmüş bilgileri kullanır. Eser, çarpıcı gravürleri sayesinde döneminin en fazla aranan kitapları arasına girer. (**) Coustelier’in Paris’te yaptığı 1746 – 1747 tarihli baskısını aynı yıl içinde (1747’de) Mérigot ve Piget (Paris) baskısı takip eder. (***) Duflos, Boucher ve Halle’nin desen ve oymaları dönemi itibariyle göz kamaştırıcıdır. Bu nedenle Guer’in bugüne ulaşabilen nüshalarında gravürlerden en az birkaçının eksik olduğu gözlenmiştir. Müzayedeye sunduğumuz eser, hem sayfa hem de gravürleriyle eksiksiz nüshadır. Onlarca ilginç vinyet içerir: Mangala oynayan kadınlar, kanun çalan kadın, saka, ciğerci vb. Eserdeki tam sayfa gravürlerin listesi şöyledir:
    • Frontspiece: Padişahın tahta çıkış töreni
    • Osmanlı Sultanı
    • Haseki Sultan (Harem)
    • Kızlar Ağası
    • BaşVezir.
    • Bostancıbaşı
    • İstanbul Müftüsü
    • Başçavuş
    • Kapıcıbaşı
    • Padişahın (tehlikeli) kafesli penceresi – Kasr-ı Adi (Katlanır, 25 x 30 cm.)
    • Kazığa oturtulanlar
    • Yeniçeri Ağası
    • Sipahi
    • Kapudan Paşa (Kaptan-ı Derya)
    • Şehzade Mustafa’nın boğularak öldürüldüğü sahne (Kanuni Sultan Süleyman suikastçıları teşvik etmektedir)
    • Yeniçerilerin (Kapıkullarının) Genç Osman’a başkaldırı ve katletme sahnesi  (Katlanır, 25 x 30 cm.)
    • Sarayburnu’nun görünümü (Katlanır, (25 x 95 cm)

    • Paris, Merigot & Piget, 1747, (4), VIII, 537, (2), (5) pp. Second issue in the year of first publication.
    • This work is especially valued for its engravings of Turkish costume figures and genre scences by Duflos after Boucher and Halle, as well as for Its fine folding (95 cm.) panorama of Constantinople. The French writer and jurist Guer (1713-64) had not travelled. His work is based on a wide knowledge of historiography and travel literature. It is singled out by the high quality of its wealth of illustrations
    • The first edition was published by Coustelier in Paris, 1746-47; the same year saw the second edition (Merigot and Piget in Paris) as well as the third (Mortier in Amsterdam).
    • Atabey 534. Auboyneau 301. Blackmer 762. Weber II, 761. Chatzipanagioti-S. 382. Cohen/R. 465. Colas 1348. Hage Chahine 2000. Navari (Greek) 308. Sander 872. Cf. Aboussoan 308. Lipperheide Lb 31 (Mortier). Brunet II, 1783 (1746). N° de réf. du vendeur 33466
    The list of full page engravings:
    • Frontspiece, Frontispiece of the second volume of the book: The Sultan’s enthronement.
    • The Ottoman Sultan.
    • Constantinople panaroma (Folding, 95 x 30 cm.)
    • The Haseki Sultana at her quarters (Harem).
    • Kizlar Agası, head of the eunuchs of the Sultan’s palace.
    • The Grand Vizier.
    • Bostancıbaşı, head gardener and executioner, in ceremonial dress.
    • The Mufti of Istanbul.
    • Başçavuş, head of the ushers in the Sultan’s palace.
    • Kapıcıbaşı, head of ceremonies in the Sultan’s palace.
    • The niche from which the Sultan secretly watched the caucus of the Divan. Here, the Sultan is coming out to intervene. (Folding, 25 x 30 cm.)
    • Executions by impalement and gaunching.
    • The Aga of the Janissaries.
    • Spahi, cavalry soldier.
    • Kapudan Paşa, admiral of the Ottoman fleet.
    • Prince Mustafa assassinated in the campaign tent of his father, Suleiman I, is encouraging moreover the assassinators.
    • The Janissary corp overthrows Sultan Osman II. (Folding, 25 x 30 cm.)
  • Karl Ens porselen kuşlar (1945 – 1972) • Porselen, nadir… • Karl Ens kuş figürleri 50 – 80 yaş civarındadır. Mavi (Delf çinisi) rüzgar gülü damgasıyla dikkat çekmektedir. Marka kataloğuna göre mavi rüzgar gülü 1945 – 1972 yılları arasında kullanılmıştır. • Tek dal üzerine yerleştirilen kuş figürleri, 9 ve 14 cm. yüksekliktedir. • Figürler numaralıdır. Karl Ens ———————————- Karl Ens porselen evi – atölyesi, 1899 – 1972 yılları arasında faaliyet gösterdi. Atölye üç çeyrek yüzyıl boyunca sadece üst sınıf – dekoratif porselen figür çalıştı. Kurucu (baba) Karl Ens porselen imalatına Tiebner isimli ortağı ile 1860 yılında başlamıştı. Ancak 1899 yılından itibaren iki oğluyla beraber Porzellanfabrik Karl Ens adı ile müstakil imalata yöneldi. Porselen figürler, Ens’in oğulları (küçük) Karl ve Eduardo’nun atölyeyi çalıştırdığı 1919 – 1939 döneminde dünyada kült haline geldi. E, N, S harfleri ve rüzgar gülü ile işaretlenen Ens figürleri, dönemler itibariyle farklı markalarda kullanmıştır. Karl Ens porselen evi 1972 yılında millileştirilerek 1990 yılına kadar VEB Sitzendorfer Porzellanmanufaktur bünyesinde faaliyet göstermiştir.    
  • Porselen, çok nadir… - Karl Ens kuş figürleri 80- 100 yaş civarındadır. Yeşil rüzgar gülü damgalarıyla dikkat çekmektedir. Marka kataloğuna göre yeşil rüzgar gülü, 1919 – 1945 yılları arasındaki kullanılmıştır. - Figürler, 8 ve 10 cm. yüksekliktedir. - Figürler numaralıdır. Karl Ens ———————————- Karl Ens porselen evi – atölyesi, 1899 – 1972 yılları arasında faaliyet gösterdi. Atölye üç çeyrek yüzyıl boyunca sadece üst sınıf – dekoratif porselen figür çalıştı. Kurucu (baba) Karl Ens porselen imalatına Tiebner isimli ortağı ile 1860 yılında başlamıştı. Ancak 1899 yılından itibaren iki oğluyla beraber Porzellanfabrik Karl Ens adı ile müstakil imalata yöneldi. Porselen figürler, Ens’in oğulları (küçük) Karl ve Eduardo’nun atölyeyi çalıştırdığı 1919 – 1939 döneminde dünyada kült haline geldi. E, N, S harfleri ve rüzgar gülü ile işaretlenen Ens figürleri, dönemler itibariyle farklı markalarda kullanmıştır. Karl Ens porselen evi 1972 yılında millileştirilerek 1990 yılına kadar VEB Sitzendorfer Porzellanmanufaktur bünyesinde faaliyet göstermiştir.
  • N.T. koleksiyonu… (*)
    • Tuval üzerine yağlı boya, 1999 (*)
    • Çerçeveli: 63 x 73.4 cm.
    • Çerçevesiz: 40 x 50 cm.
    • Kondisyonu çok iyi
    • Özel İtalyan çerçevesi içindedir
    (*) Keskinok, 1999 tarihli eserini – öğrencisi- N.T.’nin siparişi üzerine yapmıştır. Eser, düğünün coşkusunu ifade eden çok sayıdaki Türk bayrağıyla dikkat çekmektedir.
    • 96 x 146 cm.
    • Kök boya.
    • 1930’lu yıllar.
    • İnce dokuma.
    • Çift yüzlü.
    • Çok iyi kondisyonda… Gözle seçmesi zor küçük spot tamir mevcut.
    (HW koleksiyonu)
  • Laonicus Chalcondyles’in (Chalcondile, 1423?-1490?)
    17’nci kehaneti… “İstanbul’un Fethi” Gravür, Blaise de Vigenere tercümesi “L’Histoire de la Décadence de l’Empire Grec, et Establissement de Celvy des Turcs par Chalcondile Athenien…” isimli kitabın 1650, Paris baskısından çıkmadır. (*)
    • Döneminin el (kök) boyası. (**)
    • Çok nadirdir.
    • Bakır baskı.
    • 33.7 x 23 cm. (Çerçeveli, 44.5 x 33.5 cm.)
    ——+—– “Türk İmparatorluğu’nun Çöküşü – On Yedinci Figür” başlığını taşıyan gravür, Chalcondyles’ın Türk İmparatorluğu’nun geleceğine ilişkin 17 kehanetinden 17’ncisini ifade ediyor. Gravür başlığı altında (Chalcondyles’ın el yazmalarından alıntılanan) arkaik Grekçe ifadeler yeralıyor. Epigram (***) kısmı ise şaşırtıcıdır. Eski Türkçe (Osmanlıca) kelimeler Latin harfleriyle yazılmıştır. Epigramın günümüz Türkçesiyle transkripsiyonu şöyledir: “Padişahımız gelir, kafirun (kafirin) memleketi(ni) alır, Kızılelma’yı alır, kabzeyler (zapt eder) (,) yedi yıla dek gavur kılıcı çıkmaz ise on iki yıla dek onların beyliğini eder (,) evi yapar (,) bağı diker, bahçeyi bağlar, oğlu kızı olur (.) On iki yıldan sonra Hristiyan’ın kılıcı çıkar, o Türkü gerisine püskürtür.” Türk mitolojisine göre -münhasıran Yeniçeri doktrininde- “Kızıl Elma”, İstanbul’dur. Dönemin Avrupası, Osmanlı İmparatorluğu’nun (7 ve 12 yıl içinde) İstanbul’u fethederek nüfusunu (oğul – kız ) çoğaltacağını düşünüyor. Süreler, Havvas ilimlerinden Dawa(h) sistemiyle değerlendirdiğinde her yılın bir jübile (herhangi bir olayın ellinci ya da yüzüncü yıldönümü) yılına işaret ettiği düşünülüyor. Başka bir hesaba göre de kehanette yer alan her yılın güneş yılının sürdüğü kadar güne yani 365 yıla tekabül ettiği kabul ediliyor. Kitap ismi ile Kızıl Elma Kehaneti başlığı çelişmektedir. İstanbul’un fethine tanıklık etmiş olan Chalcondyles, el yazmalarında Yunan (Bizans – Doğu) İmparatorluğu çökerken, Türklerin İmparatorluk kuruluşunu anlatıyor. Gravür ise “Türk İmparatorluğu’nun çöküşü” başlığını taşıyor. Gravürün yorumunu katalog kaydındaki üçüncü isim olan Artus Thomas yapıyor. Thomas, 1600’lü yılların başındaki politik konjonktüre uygun olarak Osmanlı’nın Batı’ya ilerlemesini durduğunu düşünüyor. Elinde Kızıl Elma’yı tuttuğu halde bu durumdan hoşnut olmayan figür, 13’üncü (****) Osmanlı Padişahı III. Mehmet’e benzetiliyor. Topkapı Sarayı Müzesi kütüphanesinde Bağdat kitapları arasında yer alan Osmanlı Padişahları albümünde Çelebi Mehmed’den Sultan III. Murad’a kadar 8 padişahın elinde elma vardır. 9’uncu padişah III. Mehmet’tir ve elinde kızıl elma yoktur. III. Mehmed’in, (1595 – 1603) tahta çıkışından iki yıl önce başlayan Osmanlı – Avusturya savaşı 11 yıl sonra (1606) Zitvatorok Antlaşması’yla sonuçlanıyor. Sultan I. Ahmed ve Avusturya adına Arşidük II. Rudolf arasında imzalanan anlaşma, Osmanlı’nın daha fazla Batı’ya gidemeyeceğini ortaya koyuyor.  

    (III. Mehmed, Cristofano dell’Altissimo, 16. yüzyıl.)

        (*) Kitap künyesi: … Avec la Continuation de la mesme Histoire depuis la ruine du Peloponese jusques à présent 1612 par Thomas Artus, Laonicus Chalcondyles, Paris: Claude Sonnius & Denys Bechet 1650. II.Cilt: Bakır baskı başlık sayfası , [4], 196, [12], Michel Baudier’in kaleme aldığı “Histoire Generale Du Serrail et De La Cour Du Grand Seigneur, Empereur Des Turcs” bölümü,“La Ville de Constantinople” adlı katlanır gravür, 89, [3], 1-273 çift sütun olarak numaralandırılmış 137 s., [3] s., Nicolas de Nicolay’ın 1572’de Nürnberg’de yayınlanmış olan “Von der Schiffart und Rayß in die Turcken unnd gegen Oriennt.” adlı eserinden alınmış 60 + 4 (?) tam sayfa gravür, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşüne dair 17 kehanet gravürü, 116 s., [3] s. (**) Koleksiyoner S.E’nin verdiği bilgiye göre kehanet gravürünün kitap içindeki orijinal hali renklidir. Kitap satışa sunulmadan önce – muhtemelen 1650 yılı içinde – elle renklendirilmiştir. (***) Ortaçağ’da heykellerin üzerine yazılan yazılara “epigram” deniliyordu. (****) Chalcondyles ve Thomas’a göre 3. Mehmet’in padişahlık sıralamasındaki yeri 13 değil 17’dir. Chalcondyles, Trakya’da (Rumeli’de) ilk fetihlerin kahramanı olan Osmanlı Şehzadesi Süleyman Paşa ile Fetret dönemi 3 ismi de “imparator” olarak kaydediyor. —+— On Yedinci Kehanet gravürü, okuduğunuz katalog bilgileriyle ilk kez müzayedeye çıkıyor. Bilgileri başka mecralarda kullanmanız halinde Maarif Sahaf Antika Galerisini referans göstermenizi öneririz.
  • Konya…
    • 51 x 94 cm.
    • 1940 öncesi…
    • Selçuk / küfi motifli.
  • 1960’lı yıllarda imal edildiği tahmin edilmektedir. (*)
    • Toplam yükseklik: 50 cm.
    • Küre yüksekliği: 40 cm.
    • Küre çapı: 33 cm.
    (*) İçki kavı olarak kullanılabiliyor; dekoratif…
  • 1950’li yıllara ait 35’lik Yeni Rakı, etiketli, mantar tıpalı…
    • Yükseklik: 24 cm.
    • Taban çapı: 6 cm.
    • Fabrika çıkış fiyatı: 1150 kuruş
    • Etiket kondisyonu 3/10
    • Cam şişe kondisyonu 5/10
    • Mantar tıpa kondisyonu 6/10
    Katalog notu —————————–
    • Etiket bilgileri şöyle: “T.C Tekel İdaresi fabrikalarından imal edilmiştir. Üzüm ve anasondan yapılmıştır, 45 derece,35 cl. 1150 kuruş”
     
  • El yapımı Fransız opalin grubu…
    • Küçük vazo / yükseklik: 20 cm.
    • Karanfillik / yükseklik: 19.5 cm..
    • Şekerlik / çap: 15 cm.
    • Damgalı, tek kişilik takım
    • Takım, bir adet demlik, bir adet sütlük, bir adet fincan ve tabağı ile bir adet tepsiden oluşuyor.
    • Altın yaldızlı bitkisel motifli madalyonlar içinde çok renkli figürlü peyzaj sahneleriyle desenlidir.
    • Bordürleri altın yaldızla bezeli takımın ibriğinin kapağı tomurcuk gül şeklindedir.
    • Tepsi (çap): 428 x 337 mm.
    • Fincan (çap): 84 mm., fincan tabağı (çap): 128
    • Demlik (yüks.): 210 mm.
    • Sütlük (yüks.): 115 mm.
    • Osmanlı arşiv belgelerine göre Ignace Mouradja d’ Ohsson (1740, İstanbul – 1807, Bievres) 1792 yılında kitabını Padişah III. Selim’e sunar. Muhteşem gravürlerin Fransızca altyazıları padişah için tercüme edilir. Eseri çok beğenen III. Selim, “Musannifini Hak Teâlâ İslâm ile müşerref eyleye” temennisini ihtiva eden hatt-ı hümâyunu ile kendisine 5000 kuruş gibi büyük bir atıyye [ihsan – bahşiş] verir.) (*)
    • Satışa sunduğumuz eser, Tableau General de l’Empire Othoman'ın ilk baskısı ve ilk cildidir ve çok nadirdir. (**)
    • Baskısı 1787 yılında Paris'te yapılan eserin açılış sayfası (frontspiece) dahil teknik özellikleri şöyledir: (vi), xii, 324, (2), dört tablo (A, AA, B ve C), 38 figür içeren 24 tam sayfa gravür...
    • Eser, gravür ve sayfaların eksiksiz olması sebebiyle son derece nadirdir. Eserdeki 4 tablodan A ve AA harfleriyle kodlanan büyük boy (595 x 454 mm.) iki ayrı katlanan tablo, Hazreti Muhammed’in mensup olduğu Kureyş kabilesinden başlayarak halifeler, 12 imam vd. İslam önderlerinin soy ağacını içermektedir.  B harfiyle kodlanan büyük boy (970x265mm.) katlanan tablo, arapça harflerle dini takvimi göstermektedir. C harfiyle kodlanan tam sayfa gravürde ise Osmanlı hat türleri örnekleriyle resmedilmektedir.
    • Hz. Muhammed’e ilk vahyin ulaştırıldığı Hira Mağarası’ndaki görünümüne ilişkin “Mehhdy” isimli gravür dikkat çekicidir. Gravürde Hz. Muhammed’in Kuran-ı Kerim’i elinde tuttuğu görülmektedir. (pl.7, syf. 88)
    • Eser büyük (folyo) boy olup 525 x 350 mm. ebadındadır.
    • Kitapta eksik gravür ya da sayfa bulunmamaktadır.
    • Eserin en çok aranan muhteşem çift sayfa gravürü “Sultan Ahmet Camii’nde Mevlit Töreni” mevcuttur. (pl. 25, syf. 256)
    • Eser, bütün olarak iyi kondisyondadır. Gravürlerin kondisyonu çok iyidir.
    • Sırtı, orijinal altın varaklı dana derisi olup iç kapaklar orijinal ebru ile kaplanmıştır.
    • Cilt köşelerinde yüzyıllara sari yıpranma mevcuttur.
      (*) III. Selim’in ödüllendirdiği eserin ilginç özelliklerinden biri de Halifeliğin Osmanlı’ya geçişiyle ilgili önemli bir rivayeti konu almasıdır. Tarihte ilk kez yazılı – basılı bir eserde (d’Ohsson tarafından) Yavuz Sultan Selim’in Hilafet kılıcının kuşanarak Hilafeti devraldığı anlatılmaktadır. Mısır ve Arap yarımadası Osmanlı hâkimiyetine girince, Yavuz “hâdimü’l-Haremeyni’ş-şerîfeyn” unvanına sahip olur.  Sonraki bazı kaynaklara göre son Abbâsî halifesi III. Mütevekkil-Alellah hilâfeti Yavuz Sultan Selim’e merasimle devreder. Yavuz Sultan Selim, İstanbul’a dönüşünde Eyüp Camii’nde veya Ayasofya Camii’nde özel bir tören yapıldığı ve hilâfet kılıcı kuşandığı rivayet olunur. Fakat Yavuz Sultan Selim dönemi kaynaklarında bu olayla ilgili herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Hoca Sâdeddin Efendi’de geçen, “Libâs-ı hilâfeti istihkak ile telebbüs eylemişken dervişâne kisvet ve libâsı ihtiyar etmişti” ifadesinden başka bir bilgi mevcut değildir. Modern tarihçiler, böyle bir merasimi belgeleyen orijinal belge bulunmadığından hareketle bilgilerin uydurma olduğunu ve Osmanlının hilâfetin mânevî nüfuzuna ihtiyaç duydukları dönemlerde geriye dönük olarak rivayet ettiklerini ileri sürerler (Bkz. Asrar, sy. 22 [1983], s. 91-100; Sümer, LVI/217 [1992], s. 675-701). (**) Eser, 1787 ile 1820 yılları arasında (büyük boyda) üç cilt halinde yayımlanır. Eserin en gösterişli ve önemli cildi olan 1. cildin ilk kısmı islâm tarihi ve hukukuna ayrılır. Namaz kılma usullerinden, Hazreti Muhammed’in kişiliğine pek çok değerli bilgi verilir. D’Ohsson birinci cildin ilk kısmında İslam bilginleri İbrahim el-Halebi’nin (ö. 956/1549) Mülteḳa’l-ebḥur’u ile Nesefi’nin (ö. 537/1142) Aḳaʾidü’n-Nesefi adlı eserlerinden faydalanır. Eserin ikinci kısmı ise başlangıçtan 1774 yılına kadar gelen Osmanlı tarihini ayrılır. Saray teşkilâtı, Osmanlı hânedanı, harem, harem hayatı ve harem kadınları hakkında yer alan bilgilerin saray hizmetkârları ve haremde yaşayan câriyelerden alınarak aktarıldığı ifade edilir.
  • Tableau General de l’Empire Othoman…, Birinci baskı, 1. cilt (*)
    (Osmanlı arşivlerindeki belgelere göre D’Ohsson, 1792 yılında Padişah III. Selim’e sunar. Muhteşem gravürlerin Fransızca altyazıları padişah için tercüme edilir. Eseri çok beğenen III. Selim, “Musannifini Hak Teâlâ İslâm ile müşerref eyleye” temennisini ihtiva eden hatt-ı hümâyunu ile kendisine 5000 kuruş gibi büyük bir atıyye [ihsan – bahşiş] verir.) (**)
    • Ignace Mouradja d’ Ohsson (1740, İstanbul – 1807, Bievres)
    • Paris, 1787
    • Açılış sayfası (frontspiece) dahil (vi), xii, 324, (2), dört tablo (A, AA, B ve C), 38 figür içeren 24 tam sayfa gravür (***)
    • Büyük (folyo) boy, 525 x 350 mm.
    • Kitapta eksik gravür ya da sayfa bulunmamaktadır.
    • Sırtı, orijinal altın varaklı dana derisi. Cilt köşelerinde yüzyıllara sari yıpranma mevcuttur.
    • İç kapaklar orijinal ebru.
    • Eserin en çok aranan muhteşem çift sayfa gravürü “Sultan Ahmet Camii’nde Mevlit Töreni” mevcuttur. (pl. 25, syf. 256)
    • Hz. Muhammed’e ilk vahyin ulaştırıldığı Hira Mağarası’ndaki görünümüne ilişkin “Mehhdy” isimli gravür dikkat çekicidir. Gravürde Hz. Muhammed’in Kuran-ı Kerim’i elinde tuttuğu görülüyor. (pl.7, syf. 88)
    • Eser, bütün olarak iyi kondisyondadır. Gravürlerin kondisyonu çok iyidir.
    (*) Eser, 1787 ile 1820 yılları arasında (büyük boyda) üç cilt halinde yayımlanır. Eserin en gösterişli ve önemli cildi olan 1. cildin ilk kısmı islâm tarihi ve hukukuna ayrılır. Namaz kılma usullerinden, Hazreti Muhammed’in kişiliğine pek çok değerli bilgi verilir. D’Ohsson birinci cildin ilk kısmında İslam bilginleri İbrahim el-Halebi’nin (ö. 956/1549) Mülteḳa’l-ebḥur’u ile Nesefi’nin (ö. 537/1142) Aḳaʾidü’n-Nesefi adlı eserlerinden faydalanır. Eserin ikinci kısmı ise başlangıçtan 1774 yılına kadar gelen Osmanlı tarihini ayrılır. Saray teşkilâtı, Osmanlı hânedanı, harem, harem hayatı ve harem kadınları hakkında yer alan bilgilerin saray hizmetkârları ve haremde yaşayan câriyelerden alınarak aktarıldığı ifade edilir. (**) III. Selim’in ödüllendirdiği eserin ilginç özelliklerinden biri de Halifeliğin Osmanlı’ya geçişiyle ilgili önemli bir rivayeti konu almasıdır. Tarihte ilk kez yazılı – basılı bir eserde (d’Ohsson tarafından) Yavuz Sultan Selim’in Hilafet kılıcının kuşanarak Hilafeti devraldığı anlatılmaktadır. Mısır ve Arap yarımadası Osmanlı hâkimiyetine girince, Yavuz “hâdimü’l-Haremeyni’ş-şerîfeyn” unvanına sahip olur.  Sonraki bazı kaynaklara göre son Abbâsî halifesi III. Mütevekkil-Alellah hilâfeti Yavuz Sultan Selim’e merasimle devreder. Yavuz Sultan Selim, İstanbul’a dönüşünde Eyüp Camii’nde veya Ayasofya Camii’nde özel bir tören yapıldığı ve hilâfet kılıcı kuşandığı rivayet olunur. Fakat Yavuz Sultan Selim dönemi kaynaklarında bu olayla ilgili herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Hoca Sâdeddin Efendi’de geçen, “Libâs-ı hilâfeti istihkak ile telebbüs eylemişken dervişâne kisvet ve libâsı ihtiyar etmişti” ifadesinden başka bir bilgi mevcut değildir. Modern tarihçiler, böyle bir merasimi belgeleyen orijinal belge bulunmadığından hareketle bilgilerin uydurma olduğunu ve Osmanlının hilâfetin mânevî nüfuzuna ihtiyaç duydukları dönemlerde geriye dönük olarak rivayet ettiklerini ileri sürerler (Bkz. Asrar, sy. 22 [1983], s. 91-100; Sümer, LVI/217 [1992], s. 675-701). (***) Eser, gravür ve sayfaların eksiksiz olması sebebiyle son derece nadirdir. Eserdeki 4 tablodan A ve AA harfleriyle kodlanan büyük boy (595 x 454 mm.) iki ayrı katlanan tablo, Hazreti Muhammed’in mensup olduğu Kureyş kabilesinden başlayarak halifeler, 12 imam vd. İslam önderlerinin soy ağacını içermektedir.  B harfiyle kodlanan büyük boy (970x265mm.) katlanan tablo, arapça harflerle dini takvimi göstermektedir. C harfiyle kodlanan tam sayfa gravürde ise Osmanlı hat türleri örnekleriyle resmedilmektedir.
  • Alman, 1950’li yıllar..
    • Blista marka…
    • Metal marka yazısı: “Blinden Studien Anstalt Blista Marburg Lahn Germany
    • Suni deri kaplı özel muhafazasında; 42 x 30 x 16 cm.
    • Daktilo; 37 x 24 x 12 cm.
    • Muhafazanın kilidi kırıktır.
  • Mülkiye / Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin 100’üncü yıl anısına (1959) hazırlanmış efemera lotu.
    1. Kutlama davetiyesi… Gofre baskı, 98 x 145 mm… Kondisyonu çok iyi
    2. Hatıra pulu ve özel damga kartı… 4 Aralık 1959 tarihli, 19×149 mm… Kondisyonu çok iyi
    3. Beş adet, damgalı, 100. yıla özel mektup zarfı, 105 x 240 mm…. Kondisyonları çok iyi
    Katalog notu ————————  
  • A Map of the Parts of Europe and Asia, adjacent to Constantinople
    • Gravür: Henry Mutlow (1756-1826) (*)
    • 18’inci yüzyıl (**)
    • Çelik baskı, 19 x 25 cm. (Çerçeveli: 28.7 x 35 cm)
    • Döneminin el boyası, pigment…
    • Kondisyonu çok iyi (9/10)
    (*) Ünlü İngiliz haritacı, gravürcü, yayıncı… H. Mutlow, İngiliz Kralının icazetiyle banknot basma yetkisi vardı. Firma adresleri şöyle:
    • Russell Court, London (1791)
    • 13 Russell Court, Covent Garden, London (1794-1818)
    • 3 York Street, Covent Garden (1817-26)
    Ref: Worms and Baynton-Williams, ‘British Map Engravers’ (2011) (**) Müzayedeye sunduğumuz haritanın 18. yy sonlarında yapılan ilk baskının sonraki yıllardaki tekrarı olduğunu tahmin ediyoruz. Tespit edilebilen ilk nüsha c. 1781 tarihlidir (W. Strahan & T. Cadell, Londra). Mutlow haritasının yeraldığı diğer kitaplar şöyle: Clarke, Edward Daniel (Text), Travels in Various Countries of Europe, Asia and Africa: Part The First, Russia, Tartary and Turkey (1810); Edward Gibbon, The History of the Decline and Fall of the Roman Empire (1838). Her iki kitapta W. Strahan & T. Cadell tarafından yayınlanmıştır.
  • Basma sanatının son ustası Nasra Şımmeshindi (*)
    • Nasra Şımmeshindi (1924 – 2016)
    • Keklik figürlü, imzalı (**)
    • 54 x 56 cm. (çerçeveli; 60 x 62 cm.)
    • Ceviz ağacından elle oyulan tahta kalıp işi…
    • Pamuklu kumaş üzerine kök boya
    (*) “Nasra Şimmeshindi, Mardin’de doğduğu taş evde vefat etti. Beş çocuğu İsveç, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Mardin ve İstanbul’da yaşamasına rağmen Mardin’den ayrılmadı. Süryani sanatçı, hiç okula gitmediği gibi Türkçe de bilmiyordu. Nasra, babasından kalma ahşap kalıplarla, 50 yıldır hiç değiştirmediği fırçalar ve kök boyalarla bezlere motifler çizip, boyadı. Büyük boydaki boyamalar için bazen aylarca çalışan sanatçının eserleri, Ortadoğu, Avrupa ve Amerika’da birçok Süryani kilisesinin duvarlarını süslüyor.” (Sözcü gazetesi, 27.04.2016) (**) Mardin’e özgü keklik figürü, çok kültürlü yerel yapının simgesi gibidir. Nasra Şımmeshindi (1924 – 2016) ——————–
    • The last Syriac (Assyrian) traditional cloth artist…
    • Şimmeshindi family has an important place in the field of printed cloth. The last representative of the tradition of printed cloth depicts Nasra Sımmashindi, a member of Şimmeshindi’s family, as well as scenes from both the non-religious designs and motifs as well as the subject Bible. In non-religious works, partridge motifs, flowers, geometric and floral decorations as well as girland patterns are seen.
    • It is also possible to see these traditional motifs and designs reflecting the local influences of Mardin in the works of the Bible. By means of printed cloth, it can be used as an ornament and multi-purpose works and paintings depict Baptism, Last Supper, Crucifixion and Mary and Child Jesus.
     
  • Büyük şair Nazım Hikmet’in, uzun yıllar adı bilinmeyen son sevgilisi Adile Hüseyinova’nın (Adilya Guseinova) tek orijinal fotoğrafı…
    • 134 mm. x 79 mm.
    • İpek kağıda siyah – beyaz…
    Literatür______________________________
    • 13.01.2002 tarihli gazete haberleri
    Katalog notu___________________________ Adile Hüseyinova, Nazım Hikmet’le (Ran) 1961 yılında tanıştı, aşık oldu. Hüseyinova’nın ilişkisi ölümüne kadar yani 2 yıl sürdü. Her iki tarafta bu ilişkiyi titizlikle sakladı. Hüseyinova’nın ne adı bilindi, ne de fotoğrafı görüldü. Nazım, Azeri kökenli olan Hüseyinova’yı  dostlarına tanıtırken ‘‘İstanbul kızlarını andıran Adile Hanım’’ şeklinde takdim ederdi. Eşi Vera’nın eski kocasıyla gizlice görüştüğünü öğrenen öğrenen Nazım, vefatından üç gün önce Hüseyinova’nın evine taşınmaya karar verir. Aldatılmanın acısıyla bitkin vaziyettedir. ‘‘Kalbim yoruldu, ağrıyor’’ diyen Nazım, intihar eden yazar dostu Ernest Hemingway’le ilgili Hüseyinova’ya şunları söyler: ‘‘İntihar ederek çok cesurca davrandı. Bir şey yapamıyorsan gitmelisin’’. Nazım, bu sözlerinden üç gün sonra kalp krizi geçirerek, 3 Haziran 1963 tarihinde hayata veda eder.

Title

Go to Top